Agrotech’in Yönetim Kurulu Başkanı olan Hümeyra Gökçen Keskin, deprem bölgesinde çiftçilere ulaşacak, sözleşmeli tarımla biber üretecek

Necla DALAN

2013 yılında kurulan Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım A.Ş. tarım, teknoloji, depo-lojistik ve son tüketiciye ulaşan besin üretimi üzere farklı alanlarda faaliyet gösteriyor. Geçen yıl halka arz olan Agrotech, sürdürülebilir tarım ve besin arz güvenliği üzerine kurguladığı iş modeliyle çiftçilere istikrarlı gelir ve pazar garantisi sağlıyor. Üç bin dönümü kendisine ilişkin 23 bin dönümlük alanda kontratlı tarım yapan şirket, atıl durumdaki yerleri iktisada kazandırmayı ve kontratlı çiftçi sayısını artırmayı hedefliyor.

Domatesten fındığa, muzdan bademe birçok eseri 3 bin çiftçiyle çalışarak üreten Agrotech’in Yönetim Kurulu Lideri Hümeyra Gökçen Keskin ve CEO’su Tevfik Çerçinli ile Burhaniye’deki 45 bin metrekarelik cam serayı gezdik ve tarım çalışmalarıyla ilgili sohbet ettik. Susuz tarımla domates üretilen ve içinde 90 bin fidenin bulunduğu seradaki salkım domatesler Hollanda, Almanya, İngiltere üzere ülkelere ihraç ediliyor.

Agrotech’in çalışmalarına ve projelerine geçmeden evvel Hümeyra Gökçen Keskin’in nasıl tarım bölümüne girdiğini anlatmak isterim. Bursa’da tekstilci bir babanın kızı olan, Boğaziçi Üniversitesi’nde İngliizce öğretmenliği okuyan Hümeyra Gökçen Keskin, tarımla aile zeytinliklerinde tanışmış. Küçük yaşlardan itibaren doğum günü armağanları daima zeytin ağacı olmuş. Hümeyra Gökçen Keskin, öyküsünü şöyle anlattı:

ZEYTİN AĞAÇLARIYLA BAŞLAYAN TARIM YOLCULUĞU

“Yani bu tutku çocukluğumdan beri var. Bir de natürel babaannemin tesiri çok büyük. Ben birinci torunum. Babaannem tam bir toprak bayanıydı. Bana da toprak tutkusu ondan geçti diye düşünüyorum. Bana daima yanında çiftçi olmamı söylerdi. Benim de içimde varmış demek ki babaannemin yanında toprağa bir bulaştım, bir daha kopamadım. Üniversite eğitimim sırasında bile kopmadım topraktan. Yirmili yaşlarda, evvel ailemize ilişkin zeytinlikleri kiralayarak başladım. Bir zeytinyağı fabrikası zeytinliğimize gelir, zeytinyağı üretimi için zeytini toplar bana da ödemesini yapardı. Sonra kendim toplamaya başladım. Çeşitli vesilelerle Türkiye’nin dört bir yanını gezme fırsatım oldu. Gördüm ki Anadolu toprakları çok verimli, büyük potansiyele sahip ancak miras nedeniyle çok bölünmüş. Bunu görmek bende tarım şirketi fikrini canlandırdı. Yeni bir iş modeli kurmaya karar verdim. Esasen daima bir teşebbüsçü yanım vardı, bunun da yararını gördüm ve Türkiye’nin çeşitli yerlerinde topraklar toplamaya başladım. Bu süreç beni bugün olduğumuz noktaya getirdi. İstedim ki tarım toprakları benden sonra da tarım toprağı olarak kalsın, üzerine otel yahut konut yapılmasın. Halka arz nedenim de buydu. Borsa İstanbul’da iki usul halka arz var. Bir; emekli olacak, güneye gidecek, ‘Şirketi kurumsal yapayım’ diyen var bir de ‘Satayım, borçlarımı ödeyeyim’ diyen… Agrotech bunların ikisi de değil. Agrotech’in borcu yoktu. Ben istedim ki o tarım yerleri kızlarımdan sonra da daima tarım toprağı olarak kalsın. Halka arzdan gelen tüm gelir şirketin yatırımlarına harcanıyor.”

HEDEF GLOBAL BİR TARIM ŞİRKETİ OLMAK

Hümeyra Gökçen Keskin, bugün Antalya, Samsun, Uşak ve Burhaniye’de 23 bin dönümde tarım yaptıklarını kaydetti. Tarladan rafa bir üretim süreçleri olduğunu vurgulayan Keskin, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Gübre fabrikası kiraladık. Memleketler arası standartlara sahip, uygun fiyatlı gübreyle çiftçilerin maliyetlerini düşürerek rekabet avantajı sağlıyor, çiftçilere dayanak olmanın yanı sıra girdi maliyetlerini de azaltıyoruz. Tarımdan sofraya kadar varız. Salça fabrikamız var. Ulusal market zincirlerine eser veriyoruz. Hünnap markamızla keçi sütünden bebe bisküvisi, nar ekşisi özü üzere eserlerimiz var. Eser gamımızı geliştireceğiz, yeni markalar yaratacağız. Türkiye’nin küresel bir tarım şirketi yok. Biz Agrotech’i global bir şirkete dönüştürmek istiyoruz. Türkiye’deki üretim planlamamızın tamamlanmasının akabinde Azerbaycan ve Özbekistan’dan da kontratlı tarım için gelen talepleri değerlendireceğiz.”

DEPREM BÖLGESİNDE TARIM OKULU PROJESİ DE VAR

Yeni tarım alanları yaratacaklarını da kaydeden Hümeyra Gökçen Keskin, zelzele bölgesine öncelik verdiklerini söz etti. Keskin, şunları söyledi:

“Deprem bölgesine bilhassa yatırım yapmak istiyoruz. Bu yılki kontratlı tarımın değerli bir kısmı oradan olacak. Biber üreteceğiz. Yalnızca Türkiye’de bizim üreteceğimiz bir çeşit olacak. Orada da çiftçi bir ortaya gelecek. Yerlerini birleştirecek. Biz onların ilacını, gübresini alacağız. Alım garantisi verip, aldığımız eseri de ihraç edeceğiz. Ayrıyeten deprem bölgesinde bir tarım okulu projem var. Gençler tarıma

ilgi duymuyor. Bunu özendirirsek işte benim kızlarım üzere bu türlü genç kızlar, genç adamlar toprağına, tarıma ilgi duyarsa bence aksine göç bile başlayacak. Okulla bunu özendireceğime inanıyorum.”

Kişisel olarak da öncelikli sarsıntı bölgesinde yaşayanlar olmak üzere kız çocuklarının eğitimine dayanak olacak bir vakıf kurmak için hazırlıklara başladıklarını söyleyen

Hümeyra Gökçen Keskin, “Ben şanslı büyüdüm, aydın bir anne-babanın çocuğuyum. Annem daima kız çocukların eğitimine takviye oldu senelerce. Burs verdiğimiz kızlarımızdan biri dünyanın ikinci büyük müzik okuluna kabul aldı. Kurmayı planladığım vakfın ismi Daima Gül Kızım olacak. Vakfın merkezi Gaziantep’te olacak. Kız çocukların kültür, sanat, iktisat, müzik hangi alana ilgisi varsa o istikamette destekleyelim istiyoruz” dedi.

“24 ÜLKEYE TEKNOLOJİ İHRAÇ EDİYORUZ”

Agrotech’in hem bir tarım hem de bir teknoloji firması olduğunu belirten Hümeyra Gökçen Keskin, teknoloji alanındaki çalışmalarını şöyle anlattı:

“Teknoloji bölümü de tarım üzere bağımsızlığımızın değerli bir ögesi. Bu alanda da geleceğin teknolojilerine yatırım yaparak, e-ticaret ve dijital dönüşüm süreçlerini yapay zekâ ile yöneten eserimiz Bychat ile dünya çapında hizmet sunuyor ve geleceğin teknolojilerine yatırım yapmaya devam ediyoruz. Yazılım geliştirmede de Türkiye, Avrupa, Amerika ve Orta Asya bölgelerinde başta e-devlet, e-sağlık, telekom ve inşaat kesimi olmak üzere özelleştirilmiş yazılım tahlilleri sunuyor ve bedel yaratıyoruz. 2010 yılından bu yana dünyanın birçok coğrafyasına teknoloji ihraç ettik. New York Dokumacılık Borsası’nın yazılımını gerçekleştirerek Türkiye’den ABD’ye yazılım ihraç eden birinci teknoloji şirketi olduk. Daha sonra Türkmenistan’daki e-sağlık ve e-devlet projelerinin birinci ve ikinci fazını tamamladık. Dünyada 24 ülkeye Türkiye’den yazılım ihraç eden bir şirket haline geldik. Yüzde 90 bağlı paydaşlığımız olan Grid Teknoloji tarafından, yerli ve ulusal kaynaklarla geliştirilen Bychat yazılımıyla Birleşik Arap Emirlikleri’nde, 20 yılı aşkın müddettir faaliyetlerini sürdüren Turkish Business Council (TBC) tarafından açılan ihaleyi kazandık. Bychat ile 2 binden fazla üye ve şirkete hizmet sunulacak. Bugün prestijiyle projenin birinci fazının tamamlanarak teslim edildiğinin de muştusunu size vermek isterim.”

ÇİFTÇİYE YAPAY ZEKA TAKVİYELİ UYGULAMA HAZIRLIYOR

Tarımla ilgili yeni teknolojiler üzerinde de çalıştıklarını vurgulayan Keskin, “Örneğin çok yakında ayrıntılarını paylaşacağımız bir uygulamamız var. Bu uygulama sayesinde yapay zekâ takviyesi ile çiftçilerin hayatını kolaylaştıracak ve onların birlikte hareket etmelerine ve fikir alışverişi yapmalarına imkân tanıyan yeni bir uygulamayı kullanıma sunacağız” diye konuştu.

Agrotech CEO’su Tevfik Çerçinli de geçen yıl 582 milyon TL ciro yaptıklarını, bu yıl sonunda 2 milyar TL’nin üzerinde bir ciro öngördüklerini vurguladı. Çerçinli, cironun yüzde 60’ının tarımdan, yüzde 40’ının teknolojiden geldiğini vurguladı.

patronlardunyasi.com