Venedik Film Festivali’nde dikkat çeken Babygirl filmi
İşte Muammer Brav’ın gözünden Babygirl sineması:
Venedik Sinema Festivali’nde çok konuşulan ve çok tartışılan Nicole Kidman’lı Babygirl vizyonda lakin “Gül üzere meskenin, işin, ailen varken; ne işin var elin adamıyla” diye düşünenler, bu sinema katiyen sizlere nazaran değil.
Hollandalı oyuncu Halina Reijn, 90’lı yılların başında başladığı oyunculuk mesleğine direktörlüğü de eklediğinde, yıl 2019’du. Instinct ismini taşıyan sinemanın senaryosunda da imzası bulunan genç bayanın sineması, şenlikleri dolaştı, mükafatlar ve adaylıklar aldı.
Film, bu hafta izleyeceğimiz Babygirl ile akraba temalar taşıyordu. Cezaevinde psikologluk yapan bir bayanın, bir mahkuma aşık olmasıyla yaşananları anlatan sinema, direktörün ana lisanında çekilmişti. Ortadan geçen üç yılın akabinde Reijn, Hollywood’a transfer oldu ve Bodies Bodies Bodies sinemasını yönetti. Genç neslin yetenekli bayan oyuncularından oluşan takımıyla ve yaratıcı fikirlerle dolu sinema, tekrar beğeni topladı (“Genç yetişkinlerin bir meskende toplanıp, sırayla öldürülme” tipine güldürü ögeleri katan ve yeterli oyuncuları olan sineması TOD’da izleyebilirsiniz).
NİCOLE KİDMAN ŞAŞIRTTI
Halina’nın herkesin radarına girmesi için 2024 Eylül ayının gelmesi gerekiyordu. Venedik Sinema Festivali’nin birinci günlerinde gösterilecek olan Babygirl’den fazla bir beklentimiz yoktu. Sineması birinci basın gösteriminde izleyen müellifler olarak, ufak bir şaşkınlık yaşayıp alkışlarla sineması bitirdik. O günden sonra şenliğin en çok kelamı edilen sinemalarından oldu Babygirl. Artık otomatiğe bağlamış bir halde, setten sete koşan Nicole Kidman, hepimizi şaşırtmış ve uzun yıllar sonra bir kere daha kendine hayran bırakmıştı biz fanileri. Hakikaten şenlikte En Düzgün Bayan Oyuncu mükafatını, bileğinin hakkıyla Kidman kazandı.
Kidman sinemada çok başarılı bir yöneticiyi canlandırıyor. Uzun yıllardır bir tiyatro direktörüyle evli, yetişkin iki kızı var, her şey yolunda gözüküyor. Kocasını seviyor, işinde çok memnun, kızları onu hiç üzmüyor vesaire vesaire. Fakat Romy’nin herkesten sakladığı bir sırrı var. Domine edilmekten hoşlandığını kendinden diğer kimse bilmiyor (Filmin girişinde kocasıyla seviştikten sonra, sessizce izlediği domine edilen bayan pornosuyla mastürbasyon yaptığı sahne, birinci şaşkınlık anımızdı). Şirketine staj yapmaya gelen genç stajyer onun sakladığı sırrı açığa çıkaracak ve Romy’yi altüst edecektir.
ROMY, HEM BEDENEN HEM RUHEN GÜÇ KARAKTER
Ana akım sinemada neredeyse hiç görmediğimiz alanlara giren bir sinema Babygirl. İnsan denen varlığın karmaşıklığını, bastırılmış hislerin karşılığını bulma durumunu, bu karşılığı bulmanın yarattığı his karmaşasını perdeye, ustalıkla yansıtıyor. İkisi de yetişkin olsa da olgun kadın/genç erkek tabusunu yıkabilmesi, işveren ve çalışan ortasında yaşanabilecek güç dengesi/dengesizliği üzere kavramları incelikli senaryosuyla düşündürtmesi, sineması yeniden özel kılan alanlardan. Lakin “Gül üzere meskenin, işin, ailen varken; ne işin var elin adamıyla” diye düşünenler, Babygirl katiyetle sizlere nazaran değil.
Ancak sanmayın ki sinema, bu yaşananları onaylayıp, “Aman herkes bâtın dileklerini yaşasın, güzel olur” diyor. Bir durumun tahlilini yapıp, karakterlerinin yaşadıklarını yargılamadan perdeye taşıyor. Haklı/haksız, suçlu/suçsuz yargısını izleyenin meşrebine bırakıyor. Benim için sineması özel kılan noktalardan biri de, tahminen de en kıymetlisi bu.
Nicole Kidman’ın bizlere ne kadar yeterli bir oyuncu olduğunu hatırlatmasıyla da değerli Babygirl. Hem bedenen hem ruhen sıkıntı bir rol olan Romy’yi canlandırmadaki cüretinden hiç bahsetmeyelim bile. Demi Moore’la birlikte yılın en düzgün performanslarına imza atan Kidman’ı Oscar merasimi sonunda elinde heykelcikle görürseniz sakın şaşırmayın!
YILIN SÜRPRİZ FİLMLERİNDEN
Filmde Kidman’ın partnerlerini canlandıran iki oyuncu da kusursuz. Gençlik yılları geride kalsa da hala karizması ve uygun oyunculuğuyla Antonio Banderas, tiyatro yönetmeni/anlayışlı koca rolünde pek güzel. Romy’nin bilinmeyen dileklerini su yüzüne çıkaran, kölesine aşık olan efendiye, son yılların öne çıkan genç aktörlerinden Harris Dickinson mükemmel bir performansla hayat veriyor. Paul Mescal, Jacob Elordi’yle birlikte Altın Üçgen’i oluşturan genç aktör, şu ortalar setten sete koşuyor ve Prada’nın modelliğini yapıyor.
Yılın sürpriz sinemalarından Babygirl, suya sabuna dokunan senaryosuyla kendimizden bile gizlediğimiz zımnî isteklerimizi düşünmemizi yahut hatırlamamızı sağlıyor. Yüzleşmeye hazırsanız, sinemalarda.
patronlardunyasi.com
